atag logo1

Alevi Toplumu-Alevitische Gemeinde

ATAG e. V.

Tauben Str. 20,  70199 Stuttgart

email: alevitentum@yahoo.de   tel: 0173 780 56 17

Home/ Ana Sayfa

Kontakt

Spende/ Bağış

Remzi Kaptan

Sorularla Alevilik

Çocuklarımıza Aleviliği Nasıl Öğretebliriz?

Cem

Alevi Duaları- Gülbank

Die Alevitische Lehre

Alevi Teaching

Het Alevitisch Geloof

Ensenanzas del Alevismo

Doutrina Alevi

La Dottrina Alevi

Kitap/Bücher

Aşksız Bir Hayat Anlamsız Bir Hayattır

İşitin ey yarenler

Aşk bir güneşe benzer

Aşkı olmayan gönül

Bir kara taşa benzer

Yunus Emre

Yaşamak demek; daimi olarak gelişmek, hareket halinde olmak, aksiyon sahibi olmak, fikir ve düşüncede derinleşmek, üslup ve davranışta güzelleşmek demektir. Ki aksiyonun, hareketin, derinleşmenin ve güzelleşmenin sınırı yoktur. Bu manada sürekli olarak, insan yaşadığı sürece bu devam etmektedir/etmelidir.

Durağanlık, statüko, ruhsal ve eylemsel tembellik, yani Yunus Emre'nin deyimiyle kara bir taşa benzemek yaşamın gayesine ters bir durumdur.

Aşksız bir hayat, yaşanmadan yaşanmış bir ömürdür aslında.

Aşksız bir hayat, yaşamın gayesine ters bir yaşamdır.

Bitkisel bir hayat bile değildir. Yunus erenlerinin mükemmel tabiriyle taşça, kayaca bir yaşamdır.

Aşksız bir hayat düşünülemez, düşünülmemeli. Bakmayın şimdi aşk kavramının ayaklar altına alınmasına, gerçek anlam ve manasından uzaklaştırılmasına. Aşk esasında yaşam ve var olmanın, varlığını devam ettirmenin vesilesidir.

Aşk pespayeleşmiş olan, dillere düşmüş olan, bedensel zevke indirgenmiş olan kişiye olan aşk değildir.

Elbette ki kişiye karşı olan ilgide anlamlı, önemli, değerlidir. Kişiye olan ilgi çoğu kez aşk olmasa bile, gerçek aşkın, hakikat aşkının gölgesi, yansıması olmasa bile yinede değerlidir, önemlidir, anlamlıdır ve yaşanması gerekendir.

Kişiye olan ilgiyi, duygu yoğunluğunu, düşünce kilitlenmesini hesaba kattığımızda, böylesi bir ruh halinde ve duygu yoğunluğunda yaşadığımızda gerçek aşkın ne olduğunu belkide daha iyi anlamış oluruz.

Eğer kişiye karşı ilgiler bu kadar insani ruhsal, düşünsel, duygusal olarak kilitliyorsa, ilgi duyulan kişiyi kainatın merkezine koyuyorsa, bu durumda gerçek anlamıyla bir aşk acaba nasıldır?

Düşünmesi bile ürpertici ve heyecan verici.

Aşksız bir hayat yaşanmamış, eksik kalmış bir yaşamdır.

Nefes alıp verebilen, görüp, duyup, anlayıp hissedebilen herkes aşkı yaşamalıdır.

Taşlaşmamak için, tembelleşmemek için aşık olup aşkı yaşamak gerekiyor.

Aşık olup güneşler misali ısıtmak ve aydınlatmak gerekiyor.

Yaşamda insanın hedefi olmalıdır.

Hedefsiz ve öylesine bir yaşamda elbette ki mümkün. Ancak bizlerin tercihi hedefli, anlamlı, umut ve mutluluk dolu bir yaşam olmalıdır. Böyle bir yaşam aksiyonun ve hareketin olduğu, duygu yoğunluğu ve estetiğin olduğu, düşünce derinliği ve nezaketin olduğu bir yaşamdır.

İkrarlı ve itikatlı bir şekilde, aşkın tüm boyutlarıyla yaşandığı, veya aşkı tüm boyutlarıyla yaşamanın hedeflendiği bir yaşam esaslı bir yaşamdır.

Böylesi bir yaşamda Hakka teslimiyet, (yani cüzi irade dahilinde olan her şeyi yapmak, külli irade dahilinde olanlara eyvallah demek) ikrarında sebat, coşkuda ve umutta en üst aşama, yola bağlılık ve yola hizmette kararlılık, kendisi ve doğayla/evrenle barışıklık, kabullenme ve aynı zamanda mücadele etme, daha iyisini oluşturma, kısacası; kemaleti ve olgunluğu yaşamıyla ortaya koymak vardır.

Böylesi esaslı bir yaşam aşk dolu -veya adım adım aşka giden- bir yaşamdır.

Yaşamın gayesine cevap verebilen bir yaşamdır.

Öyle bazı anlarda değil, yaşamın tümüne sirayet edecek şekilde güven, güler yüz, mutluluk, yardımlaşma, dayanışma, paylaşım, sorunlara çözüm, zorluklara omuz vermek... ve bütün bunları öyle bir beklenti içine girerek değil, tamamen doğallığında, yaşam biçimi haline getirerek yapmak...

Dünyada ve çevremizde böylesi insanların çoğalması yaşamımızı zenginleştirecektir.

Madem çevremizde bu tür insanlar yok, madem bu tür insanların sayısı sınırlı, o halde biz neden bu tür insanlardan biri olmayalım?

Neden yaşamımızı aşk ile yaşamayalım?

Remzi Kaptan remz.kaptan@yahoo.com

 

 


Statistiken

 

Anrede:
Ihr Vorname:
Ihr Name:
Telefon-Nummer:
eMail:
Grund Ihrer Nachricht: Ich habe eine Frage
Ich habe einen Vorschlag für Ihre Seiten
Ich habe eine Kritik anzubringen
Text:

 

Kopieren nur mit Quellenangabe/Kaynak gösterilmeden kullanilamaz!