atag logo1

Alevi Toplumu-Alevitische Gemeinde

ATAG e. V.

Tauben Str. 20,  70199 Stuttgart

email: alevitentum@yahoo.de   tel: 0173 780 56 17

Home/ Ana Sayfa

Kontakt

Spende/ Bağış

Remzi Kaptan

Sorularla Alevilik

Çocuklarımıza Aleviliği Nasıl Öğretebliriz?

Cem

Alevi Duaları- Gülbank

Die Alevitische Lehre

Alevi Teaching

Het Alevitisch Geloof

Ensenanzas del Alevismo

Doutrina Alevi

La Dottrina Alevi

Kitap/Bücher

Turizm, Turist Rehberleri ve Alevilik

Remzi Kaptan

remzi.kaptan@yahoo.com

 

Turizm, salt güneş altında bronzlaşmak, denize girmek, iş hayatının streslerinden uzak bir kaç haftalık tatiller değildir. Bunlarla beraber turizm farklı kültürleri tanımak, yeni coğrafi bölgeleri gezmek, farklı yaşam şekillerini görmektir de. Bu anlamda turizm sürekli gelişen ve daha da gelişecek bir alan durumundadır.

Ekonomik boyutu ve giderek ve artan istihdam boyutuyla bir çok kişinin direkt ve ya dolaylı olarak içinde olduğu bir sektör konumundadır. Böylesine dinamik bir ekonomik unsur ve inançsal gerçekliğimizden habersiz insanlara kendimizi tanıtma fırsatı sunan bir yapıya karşı duyarsız kalmak düşünülemez. Şimdiye değin bu manada toplumsal çıkarlarımıza uyan herhangi bir çalışmanın ve çabanın olmayışı üzücüdür.  

Ülkemiz turizm alanında küçümsenmeyecek bir alt yapıya sahip. Turizm sektöründe istediği konumda olmasa da sürekli gelişmektedir. Mevcut potansiyelin çok az bir bölümünü kullanmasına rağmen dünya ölçeğinde istikrarlı bir gelişimin sahibidir. Büyük aksilikler ve ya hükumetlerin bazı yanlış politikaları olmazsa dünyadaki en önemli bir kaç turizm merkezinden biri olabilir.

Ülkemizin turizm alanları oldukça geniştir. Farklı amaçlara sahip insanların isteklerine hitap edecek potansiyel fazlasıyla vardır. Akdeniz ikliminde bulunması, mevsimlerin anlamlarına uygun yaşanması, denizlerin çok olması, doğanın kirlenmemiş olması, hizmetlerin –genelde- ucuz ve kaliteli olması ülkemizi turizm alanında cazibe merkezi haline getiriyor. Dinlenmek isteyen insanlara temiz hava, bulutsuz güneş ve temiz sahillerin yani sıra tarihi yapıları ve zengin kültürel unsurlarıyla her branştan insana hitap edebiliyor.

Hangi ülke bu zenginliklere sahip olsa dünyanın turizm merkezi olurdu. Ancak yönetim kademsinde bulunanların yıllar boyu yaptıkları hataların bir sonucu olarak ülkemiz bu alanda hak ettiği konumda değil. Sadece turizm alanında değil, bir çok alanda hak ettiği konumda değil.

Yıllardır süren yanlış politikaların sonucu ülkemiz mevcut sıkıntıları asabilmiş değildir. Ve ne acıdır ki yanlış politikalar bir çok alanda hala ısrarla korunuyor. Bu yanlış politikaların en büyüklerinden biride ülkemizin Alevi inanç gerçekliğini yok saymak ve asimle etmeye çalışmaktır.

Alevi inanç gerçekliğinin yok sayılması etkisini yaşamın bütün alanlarında gösteriyor. Bu yok saymanın etkileri turizm alanında da görülüyor.

Şimdi birileri çıkıp diyebilir ki “bizlerin yığınla sorunu sıkıntısı varken birde kalkıp turistlere Aleviliğimi anlatmamız  gerekiyor?”. Kimseden kalkıp gelen turiste Alevilik propagandası yapmasını beklemiyoruz. Böyle bir şeye gerekte yok. Ancak turist rehberleri –ki içlerinde bazıları Alevi olmalarına karşın Aleviliğini inkar ediyor- nasıl yeri geldiğinde turistlere “İslamiyet`ì  tanıtmak” adına sadece Sünniliği anlatıyorsa, Sünniliğin yegane İslamiyet olduğunu anlatıyorsa, camilerin yegane ibadet yerleri olduğunu anlatıyorsa; bizlerinde kalkıp neden böyle yapıyorsunuz diye sormaya hakkımız doğar. Ve neden Sünniliği bu kadar teferruatlı bir şekilde anlatırken az da olsa, bir kelime ile de olsa, sadece kavramsal düzeyde de olsa Aleviliği neden anlatmıyorsunuz? Neden Aleviliği inkar ediyorsunuz? Diye sormaya hakkımız doğar. Aleviler olarak istediğimiz öyle pek detaylı anlatımlar değildir. Birilerini Alevileştirmek gibi bir gayretin içinde de değiliz. Herkesin inancı kendisine. Ancak tek kelime ile de olsa Aleviliğe vurgu yapılması şarttır. Aleviliği yok saymaya devam etmek artık vicdanların kaldıramayacağı bir durumdur.

İslamiyet’i resmi görüş doğrultusunda sadece Sünnilik boyutuyla tanıtmak , Sünniliği bütünlüklü İslamiyet diye sunmak Aleviler açısından kabul edilmez bir durumdur. Yine belli bir entelektüel boyutta olan bazı turistlerin turist rehberlerinin bu tek yanlı anlatımlarına itiraz ettiklerini biliyoruz.

Hatta Alevilikten ve Alevilerden haberdar olan bazı turistlerin, rehberlerin verdikleri bu yetersiz ve yanlı bilgilerinden dolayı terlettiklerini ve yaptıklarının yetersiz ve yanlış olduğunu söyleyerek zor durumda bıraktıklarını biliyoruz.                                                   

 Alevilik; asırlardır bütün yok etme çabalarına karşın varlığını sürdüren bir inançtır. Alevilik inancımızdır. Birileri kabul etmese de, yok saysa da ,asimle etmeye çalışsa da Alevi inanç gerçekliği vardır. Bütün dolaylı ve direkt baskılara rağmen Alevi inancı yaşamaya devam edecektir. Alevilik inancımızdır ve bizler Aleviliğimizden utanmıyoruz. Aleviliğimizi gizlememize gerek yoktur. Bazı bedeller dahi verilse bile gerek yoktur.

Bizlerin şekillenmesinde inancımız olan Aleviliğin etkileri tartışılmazdır. Aleviliğimizi gizlemekle kendimizi, öz benliğimizi gizlememizle aynı anlamlara gelir. Turist rehberi de olsak, tur operatörü de olsak inancımızı gizlememize gerek yok. Kimseye üstünlük taslamamız gerekmiyor Alevi olduğumuz için. Ama kimseden de çekinmemiz, korkmamız gerekmiyor. Gerçek neyse odur. Her zaman gerçekleri ters yüz etmeye, farklı yansıtmaya, yok saymaya çalışanlar olmuştur. Alevi inanç gerçekliğini yok sayanlar, asimle etmeye çalışanlar; iftiralarla, katliamlarla ezmeye çalışanlar dün olduğu kadar bu günde vardırlar ve yarın da olacaklardır.

Bütün bu tahribatlara rağmen Aleviliğimizden taviz vermemiz, Aleviliğimizi yok saymamız gerekmiyor. Aksine daha çok inancımıza sarılmamız gerekiyor. Turist rehberiysek Aleviliği yok sayanlara inat daha çok tanıtmamız gerekiyor. Aleviliği tanıtmak, ayrımcılık, bölücülük değildir. Birileri çıkıp Aleviliği tanıtmaya, insanlıkla buluşturmaya çalıştığımız için bizleri ayrımcılıkla suçlayabilir. Ancak bu ithamlar doğru değildir. Sünniliği tanıtmak, yaymak isteyenlere destek olunacak ama Aleviliği azda olsa ağzına alana ayrımcılık yapıyor diye suçlu durumuna düşürülmeye çalışılacak. Asıl ayrımcılığı bu zihniyet yapıyor.

Alevilik diye bir inanç ve bu inanca inanan Alevi diye bir toplum var mıdır?

Vardır.

Varsa bu gerçekliği farklı inanç ve kültürlerden insanlara anlatmak neden ayrımcılık olsun? Aleviliği tanıtmak doğal bir haktır.

 


Statistiken

 

Anrede:
Ihr Vorname:
Ihr Name:
Telefon-Nummer:
eMail:
Grund Ihrer Nachricht: Ich habe eine Frage
Ich habe einen Vorschlag für Ihre Seiten
Ich habe eine Kritik anzubringen
Text:

 

Kopieren nur mit Quellenangabe/Kaynak gösterilmeden kullanilamaz!